7 Ekim 2023 sabahı MİT’in bir salonunda yaşanan olay
“`html
Gazze’deki Ateşkes ve Sıradışı Olaylar
Yazar: ERTUĞRUL ÖZKÖK
Yeni bir haftaya umut dolu bir başlangıçla adım attık.
Gazze’de nihayet ateşkes ilan edildi ve dünya üzerindeki barışsever insanların içini yakan katliam sona erdi.
Bir dönem süren vahşet durdu.
Pazar günü Gazze’deki sevinç manzaralarına baktıkça, geçmişe dair hatıralar aklımda canlandı.
Bugün sizlerle paylaşmak istediğim, uzun zamandır bildiğim ama kaleme almadığım bir olayı anlatacağım.
Hamas’ın Siyasi Kanadı ve MİT Binasındaki Gelişmeler
7 Ekim 2023 tarihinde İstanbul’daki MİT binasında, Hamas’ın sivil kanadından bir grup Türk istihbarat yetkilileriyle bir araya geliyordu.
O esnada gelen haberle irkildik: Hamas’ın askeri kanadı, o gece İsrail topraklarında büyük bir operasyona imza atmış.
Henüz can kaybı sayısı kesinleşmemişti, ancak ilk elde edilen bilgiler, en az 1000 İsraillinin hayatını kaybettiğini gösteriyordu.
Sevinç Çığlıkları ve Endişeler
MİT binasının toplantı odasında önce bir sessizlik hakim oldu. Daha sonra, Hamas yetkilileri “Allahu Akbar” sloganları atmaya başladılar.
MİT yetkilileri bu manzarayı şaşkınlıkla izliyordu. Ardından üst düzey bir yetkili, yavaşça konuşmaya başladı:
“Gerçekten beklenmedik bir eyleme imza atmışsınız. Ama gelecek adımınızı düşündünüz mü?”
Hamas yetkilileri sadece sessiz kaldı.
MİT Yetkilisi, endişelerini dile getirerek: “Durumu 1-0 yaptınız ancak İsrail bunu 1-1 yapmayacak.” dedi ve devam etti:
“Şimdi siz bu durumu yarattınız ama unutmayın ki, Netanyahu ve İsrail savaşı 10-1, hatta 12-1’a kadar götürebilir. İkinci hamlenizin planı var mı?”
Hamas’ın Bilgisizlik Durumu
MİT yetkilileri, o gün iki önemli gerçeği anladı; Hamas’ın askeri kanadı, sivil kanadının yaptığı saldırıdan habersizdi ve sonrasında ne yapacaklarını planlamamışlardı.
Zaman geçtikçe görülecek ki, Hamas’ın askeri kanadı da ikinci adım hakkında bir fikir sahibi değilmiş.
Uyarı: İran’a Güven Kırılganlığı
MİT, o gün Hamas’ın yöneticilerine şu mesajı iletti:
“İran’a aşırı güvenmeyin.”
O gün, Hamas belki de tarihinin en kanlı saldırısını gerçekleştirdi ve müzik festivalinde eğlenen 1400 insanı hedef aldı.
Türkiye, o gün hemen Hamas’ı sağduyulu olmaya çağırdı. Ancak Netanyahu’nun saldırıları başladığında, Türkiye de haklı olarak İsrail’in karşısında yer aldı.
Gazze’deki Sevincin Gölgesinde Düşünceler
Pazar günü, Gazze’de yaşanan olayları saatlerce izledim.
El Cezire gibi yerel kanalları tercih ettim. İnsanların sevinç içinde olduğunu görmek, savaşın sona ermesi ve evlerine dönme umudu taşımaları güzel bir duygu.
Fakat bazı sahneleri anlamakta zorlanıyorum.
Zafer İşareti ve Gerçekler
İsrail rehineleri, Saraya Meydanı’na getirildiğinde, yüzleri maskeli ve ellerinde silahlarla zafer işareti yaparak kutlama yapıyorlardı.
Bu görüntü beni derinden etkiledi. Hayret içinde yalnızca seyrettim.
“Neyin zaferidir bu?” diye içimden geçirdim. Yüz binlerin yaralandığı, 45 bin insanın yaşamını yitirdiği bir tabloyu göz ardı edemezsin.
Mücadele ederken geride bir enkaz bıraktınız. Okullar, hastaneler yok olmuş; insanlar evlerini kaybetmiş…
Müttefikler ve Kaybedilen Destek
Artık bölgedeki müttefiklerin hepsi büyük zorluklar yaşıyor.
Hizbullah dahi savaşın öncesindeki gücünden uzak kalmış durumda.
Israil Yemen ve Lübnan’da operasyonlar gerçekleştiriyor, destekçileri birer birer kayboluyor.
Zafer İşaretleri Üzerine Düşünceler
Bazı medya organlarında ise zafer haykırışları artarak devam ediyor…
Hamas direniyor, ayakta duruyor gibi iddialar var.
Ancak Filistin halkının geleceği kaygı verici bir hal almış durumda. Gazze halkının yaşadığı zor durumu anlıyorum ama zafer işaretleri yerine bunları sorgulamak lazım.
7 Ekim Hesaplaşması Unutulmamalı
Kan ve vahşet durduğuna göre, artık sorular gündeme gelmeli.
Hamas, 7 Ekim’de neden bu kadar büyük bir saldırı gerçekleştirdi? 1400 masum insanın katledilmesi hangi aklın ürünüdür?
Bu sorular yanıt bulmadıkça, hesaplaşma kaçınılmaz olacaktır.
Bir Soykırımın Bedeli
O gün yaşanan bir vahşet, karşısında tüm dünyayı etkileyen bir soykırıma yol açmıştır.
Tüm bunların bedelini ise Filistin halkı ödedi; kadınlar, çocuklar, yaşlılar acı içinde bırakıldı. Şimdi zaferden bahsediyorlar, ama geride acı ve çöküş var.
İsrail’e Çevrilen Parmağın Hedefi: Hamas
Bugün artık herkes bilir ki, bu savaşın izleri halkımıza değil, sadece Hamas’a geri dönecek.
Artık gerçek bir barış için muhalefet, bu sorumsuz davranışları eleştirmeli.
Netanyahu ve Hamas’ın Ortak Suçları
Unutmayalım ki, her iki taraf da suçludur. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kararları, iki lider için de geçerlidir.
Bu nedenle, zafer işaretlerini yapma lüksüne sahip değilsiniz.
“`